bohemyak: 2011

İnsan vüdudu tuhaf,kusurlu,değişken,önceden bilinemeyen bir şeydir. İnsan vücudunun pek çok gizi vardır ve bu sırlarını sabretmeyi öğrenenler dışında kimseye açmazlar. İnsan vücudunun kulakları vardır. İnsan vücudunun elleri vardır. İnsan vücudu başka bir insan vücudu içinde yaratılır ve o başka insan vücudunun içinden çıkan insan mutlaka ufak,güçsüz ve çaresiz olur.İnsan vücudu Tanrının imgeleminde yaratılır. İnsan vücudunun ayakları vardır. İnsan vücudunun gözleri vardır. İnsan vücudu biçimleriyle,görünüşleriyle,farklı büyüklükleri,yapıları ve renkleriyle çok çeşitlilik gösterir; bir insan vücuduna bakmak sadece o insan vücudunu algılamaktır,başkasını değil. İnsan vücudu anlaşılabilir ama özümsenemez. İnsan vücudunun omuzları vardır. İnsan vücudunun dizleri vardır. İnsan vücudu bir nesne ve bir öznedir, görünmeyen bir iç yüzün dış yüzüdür. İnsan vücudu bebeklikteki ufaklıktan yetişkinlikteki büyüklüğe doğru gelişir ve sonra ölmeye başlar. İnsan vücudunun kalçaları vardır. İnsan vücudunun dirsekleri vardır. İnsan vücudu insan vücuduna sahip olan birinin zihinde yaşar ve bir başka insan vücudunu algılayan zihnin sahibi insan vücudunda yaşamak, başkalarına ait bir dünyada yaşamak demektir. İnsan vücudunun saçları vardır.İnsan vücudunun bir ağzı vardır. İnsan vücudunun cinsel organları vardır. İnsan vücudu topraktan yaratılmıştır ve o insan vücudu yok olduğunda geldiği toprağa geri döner.

"Sunset Park" - Paul Auster

Habitual drunkenness is usually, psychologists inform us, the result of the inability to accommodate oneself wholly to reality. It is often a vice in that unfortunate class of people who have imperfectly coordinated artistic facilities. They yearn vaguely for something other than the world they know but they lack the capacity to create a world nearer to their hearts’ desire. Still more, do they lack the capacity to attain a comprehensive vision of the beauty emanate in this world. Neither the art of escape nor the art of revelation is possible to them. Nevertheless they have perceptions they cannot use and impulses that never come to fruition. Drink, or some other drug, by relieving their sense of impotence and by blurring the unfriendly outlines of the real world brings them solace and becomes a necessity.

- J.W.N. Sullivan, Beethoven: His Spiritual Development